İŞÇİNİN MAAŞININ GEÇ ÖDENMESİ - DANIŞMANLIK

İŞÇİNİN MAAŞININ GEÇ ÖDENMESİ

 

İşçinin, maaşının eksik, düzensiz veya geç ödenmesi İş Kanunu kapsamında işçi için bir haklı fesih gerekçesidir. İşçi, geç ödenen veya eksik ödenen ücretlerinden dolayı borçlarını süresinde ödeyemeyip hacizlik duruma gelebilecektir. Bu nedenle işçi, maaşı geç ödendiğinde veya eksik ödendiğinde iş akdini haklı fesih edebilecektir.

 

Maaşı ödeme gününden itibaren yirmi gün içinde mücbir bir neden dışında süresinde ödenmeyen işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. Bu nedenle kişisel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemeleri sayısal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez. Gününde ödenmeyen ücretler(işçinin maaşının gecikmesi) için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır.

 

Bu işçilerin bu nedenle iş akitleri çalışmadıkları için feshedilemez ve yerine yeni işçi alınamaz, bu işler başkalarına yaptırılamaz.

 

Genel anlamda ücret bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutardır. Ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkak kural olarak, Türk parası ile işyerinde veya özel olarak açılan bir banka hesabına ödenir. Ücret en geç ayda bir ödenir. İş sözleşmeleri veya toplu iş sözleşmeleri ile ödeme süresi bir haftaya kadar indirilebilir.

 

İŞÇİ, MAAŞI GEÇ ÖDENİRSE TAZMİNAT ALABİLİR Mİ

 

İşçi, maaşının geç ödenmesi nedeniyle işi bırakacağı zaman, öncelikle, işverene, maaşının geç ödenmesi gerekçesi ile işten ayrıldığını belirten bir haklı fesih ihtarnamesi göndermelidir. İş akdini maaşının geç ödenmesi gerekçesi ile fesih eden işçiye hak kazanmış olduğu tüm tazminatları ve kullanmadığı yıllık izin, mesai, resmi tatil çalışması, hafta tatili çalışması vs. gibi ücretlerinin ödenmesi gerekmektedir. 

 

MAAŞININ GEÇ ÖDENMESİNDEN DOLAYI İŞTEN AYRILAN İŞÇİYE TAZMİNAT ÖDENMEZ İSE

 

Maaşının geç ödenmesi veya süresinde ödenmemesi gerekçesi ile iş akdini haklı fesih eden işçiye, işveren tarafından tüm tazminatları ve geçmişe dönük işçilik alacaklarının ödenmesi gerekir. Eğer işveren tarafından, iş akdini Maaşının geç ödenmesi veya süresinde ödenmemesi gerekçesi ile fesih eden işçiye tazminatları ödenmez ise; işçi, öncelikle arabuluculuk başvurusu yapmalıdır. 

 

Gerek arabuluculuk sürecinde gerekse de anlaşma olmadığı takdirde İş Mahkemesinde açılacak olan davada, hak kaybına uğramamanız açısından bir iş hukuku avukatı ile çalışmanızı tavsiye ediyoruz. İş hukuku avukatı tarafından, tüm dava süreciniz sorunsuz bir şekilde ilerleyecektir. 

 

İŞÇİNİN MAAŞININ GEÇ ÖDENMESİ YARGITAY KARARLARI

 

7. Hukuk Dairesi         2015/4698 E.  ,  2015/8711 K.

İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
...

Davacı, Aralık 2012 ayına ilişkin ücretinin zamanında ödenmemesi nedeni ile iş aktini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarının tahsilini istemiştir.

 

Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

 


Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, geçte olsa ücretlerin banka hesabına davalı tarafça her ayın 15 ine kadar yatırıldığı, tanık beyanları doğrultusunda maaş ödeme zamanının bu şekilde iş şartı haline geldiği, dava tarihi itibari ile davacının ücretinin ödenmediğinden bahisle gerçekleştirdiği feshin haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile kıdem tazminatı alacağının reddine karar verilmiştir.

 


İşçinin maaşının zamanında ödenmemesi sebebiyle iş sözleşmesini haklı olarak feshedip feshetmediği konusu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.

 


İşçinin emeğinin karşılığı olan ücret işçi için en önemli hak, işveren için en temel borçtur. 4857 sayılı İş Kanununun 32 nci maddesinin dördüncü fıkrasında, ücretin en geç ayda bir ödeneceği kurala bağlanmıştır. 5953 sayılı Basın İş Kanununun 14 üncü maddesinin aksine, 4857 sayılı Yasada ücretin peşin ödeneceği yönünde bir hüküm bulunmamaktadır. Buna göre, aksi bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde kararlaştırılmadığı sürece işçinin ücreti bir ay çalışıldıktan sora ödenmelidir.
Ücreti ödenmeyen işçinin, bu ücretini işverenden dava ya da icra takibi gibi yasal yollardan talep etmesi mümkündür.

 


1475 sayılı Yasa döneminde, toplu olarak hareket etmemek ve kanun dışı grev kapsamında sayılmamak kaydıyla 818 Sayılı Borçlar Kanununun 81 inci maddesi uyarınca ücreti ödeninceye kadar iş görme edimini ifa etmekten, yani çalışmaktan kaçınabileceği kabul edilmekteydi. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 97 inci maddesinde de benzer bir düzenleme yer almaktadır. 4857 sayılı İş Kanununda ise ücret daha fazla güvence altına alınmış ve işçi ücretinin yirmi gün içinde ödenmemesi durumunda, işçinin iş görme edimini yerine getirmekten kaçınabileceği açıkça düzenlenmiş, toplu bir nitelik kazanması halinde dahi bunun kanun dışı grev sayılamayacağı kurala bağlanmıştır.

 


Ücreti ödenmeyen işçinin alacağı konusunda takibe geçmesi ya da ücreti ödeninceye kadar iş görme edimini yerine getirmekten kaçınması, iş ilişkisinin devamında bazı sorunlara yol açabilir. Bu bakımdan, işverenle bir çekişme içine girmek istemeyen işçinin, haklı nedene dayanarak iş sözleşmesini feshetme hakkı da bulunmaktadır. Ücretin hiç ya da bir kısmının ödenmemiş olması bu konuda önemsizdir.

 


Ücretin ödenmediğinden söz edebilmek için işçinin yasa ya da sözleşme ile belirlenen ücret ödenme döneminin gelmiş olması ve işçinin bu ücrete hak kazanması gerekir.

 


4857 sayılı İş Kanununun 24 üncü maddesinin (II) numaralı bendinin (e) alt bendinde sözü edilen ücret, geniş anlamda ücret olarak değerlendirilmelidir. İkramiye, prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların ödenmemesi durumunda da işçinin haklı fesih imkânı bulunmaktadır.

 


İşçinin sigorta primlerinin hiç yatırılmaması veya eksik bildirilmesi, sosyal güvenlik hakkını ilgilendiren bir durum olsa da Dairemizin 1475 sayılı Yasa döneminde istikrar kazanmış olan görüşü, 4857 sayılı İş Kanunu döneminde de devam etmekte olup, sigorta primlerinin hiç yatırılmaması, eksik yatırılması veya düşük ücretten yatırılması hallerinde de işçinin haklı fesih imkânı vardır.

 


Somut olayda, davacı Aralık ayı maaşının ödenmemesi nedeni ile iş aktini 10/1/2013 tarihinde feshetmiştir. Davacıya ait iş sözleşmesinde ücretin takip eden ayın ilk haftası ödeneceği düzenlenmiştir. Davacınında isminin yer aldığı maaş ödeme listeleri davalı tarafından dosyaya sunulmuştur. Bu listelerin incelenmesinde fesih tarihinden geriye doğru Kasım ayı maaşı 10 Aralıkta, Ekim ayı maaşı 14 Kasımda, Ağustos ayı maaşı 12 Eylülde, Haziran ayı maaşı 9 Temmuzda ,Mayıs ayı maaşı 11 Haziranda, Nisan ayı maaşının 10 Mayısta ödendiği görülmektedir.

 

Ücretlerin geç ödendiği bu listeler ve dosya kapsamı ile sabit olup, bu durum davacıya İş Kanunu’nun 24/2-e maddesi gereğince haklı fesih imkanı tanımaktadır. İzah edilen şekilde davacının kıdem tazminatına hak kazandığı anlaşılmakla, yazılı şekilde kıdem tazminatı talebinin reddi hatalı olup bozma nedenidir.

 


SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 13/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

 

 


WhatsApp
Hemen Ara